UYKU VE MOTİVASYON

Uyku ile motivasyonun bir bağlantısı olduğunu düşünüyorum. Bunun için bilimsel bir araştırma yapmadım fakat gözlemlerim ve kendimde olan değişiklik bunu gösteriyor. Psikolojiye giriş dersinde araştırma yöntemleri konusuna geldiğimizde değerli hocamız ödev vermişti. Ve ben tabiri caizse sabahın köründe uyanıp okula gittiğim için ve uykunun hayatımdaki yeri çok önemli olduğundan bu konuyu ele aldım. Elimden geldiği şekilde anket yaptım. Düşüncelerimi oluşturdum yazdım çizdim bla bla bla. Okula otobüsle gidip geliyorum ve İstanbul trafiğinin hali ortada. Ortalama 1,5 saat dersek gidiş dönüş 3 saat yapıyor. Bu zaman diliminde otobüsteki insanları gözlemleme fırsatım baya fazla. Dokuzdaki dersime yetişmek için 6.30 civarı kalkıp 7.00’deki otobüse koşa koşa yetişmeye çalışıyorum. He akşam kaçta yattığımı sormayın bile eheh. Otobüsteki insanların çoğu ya işine ya da okula gidiyor. O insanların yüzlerine baktığımda her seferinde asık bir surat görüyorum ve mutsuzluk seziyorum. Dokunsam patlayacaklarmış gibi korkutucu. Ve bunları tek bir nedene bağlamıyorum fakat birçok nedenin içinde uykunun kesinlikle olabileceğini söylüyorum. Şimdi şöyle düşündüğümüz zaman iş saati sabah dokuz akşam yedi olsa e bi' de bunun eve gidişi trafiği yemeği falan var ve daha ekstra çıkan işler güçler. Biz ne zaman dinleneceğiz? Uykumuzu alamıyoruz. Alarmdan bir saat önce kalktığımızda, ooo daha bir saat varmış, mutlu olan insanlarız biz. Uykumuzu iyi bir şekilde alamadığımız için güne yorgun ve isyankar başlıyoruz. Yani kim ister ki gün boyu halsiz, eli ağzında sürekli esneyen bir çalışan? İyi uyku konsantrasyonu ve üretkenliği arttırır. Bir yazıda okumuştum; kaliteli uykunun hem yetişkinlerde hem de çocuklarda problem çözme yeteneğini ve hafıza gücünü arttırdığı görülüyormuş. Bizim hareketli canlı bir şekilde faaliyet gösterebilmemiz için vücudumuzun iyi dinlenmesi gerekiyor. İşte dokuzdaki dersim için bunların hepsini bende yaşıyorum ve sabah başlayan derslerimin hepsine makyajsız ve eşofmanla gidiyorum. Çünkü yastığımdan ayrılmak istemiyorum.

 Derslerimin öğlen başladığı zaman benden mutlusu yok. Çünkü güne dinç ve hareketli başlarım. Kalkarım güzelce giyinirim, makyajımı, saçımı yaparım çantamı alınca hop yine otobüs. Bakıyorum bu sefer otobüsteki suratı asık insan sayısı azalmış. Niye? Çünkü iyi bir uyku alınmış, kulaklıklar takılmış arada hafif tebessüm... İstisnalar her zaman oluyor. Tabii ki de her mutlu insan çok uyumuş dinlenmiş diye bir şey de yok. Lakin bu benim ödevim benim gözlemim. 9ş'deki insanlar böyle. Yaptığım ankette uykunun motivasyonu, başarıyı, mutluluğu etkilediğini sonuçlandırdım.[n]beyin'den okuduğum "uyku ve beyin" adlı makalenin özet kısmını sizinle paylaşarak konuyu destekleyeyim:

"Uyku çok önemlidir. Uyumadan öğrenemez, beyninizi doğru kullanamazsınız. Kaliteli ve kısa bir uyku için az yiyin, çok hareket edin, günde en az bir kez gerçekten açlık hissedin, moralinizi yüksek tutun. Gece geç saatlere kadar ayakta ve ışıkta kalmayın. Hiç uyumadan sürekli okuyup çalışmaktansa azar azar çalışıp arada uyumak çok daha akıllıca bir çözümdür.

 Sözün özü, uyku bedeniniz değil beyniniz içindir. Düzenli uyku olmadan sağlıklı bir zihinsel ve bedensel çalışmadan bahsetmemiz mümkün değil. Bundan dolayı, gereken zamanda ve gereken yerde gerektiği kadar uyanık kalabilmek için hepimize “iyi uykular” diliyorum." 

 Peki, siz uyku ile ilgili ne düşünüyorsunuz? haydi yorumda düşüncelerinizi bekliyorum.